Arkadaşımın ricası ile, hayatı ve eserleri dolayısıyla halen tartışılmaya devam eden Necip Fazıl Kısakürek'i anlamaya çalışmak için dikkat çeken eserlerinden, Yahudilik Masonluk Dönmelik adlı kitabını elimden geldiğince analiz etmeye çalışacağım. N.F.K Türkiye'nin analiz edilmesi hatta anlaşılması en güç kişilerinden biridir. O nedenle olabildiğince eleştiriye mahal veren kısımlarının üstünden geçerek anlatmaya çalışacağım.
Her zamanki gibi eserini incelemeye başlamadan önce yazarın hayatını kısaca anımsayalım. Varlıklı bir ailenin çocuğu olan N.F.K henüz çocukluk dönemlerinde hastalıklar ile mücadele etmek zorunda kalarak ve kaybetme duygusu ile küçük yaşta tanışarak hayata başlamıştır. Çocukluk döneminde yaşadıkları ve dedesinin yoğun sevgisi dolayısıyla yaptığı hatalar hep hoş görülmüştür. Çocukluk döneminde otorite figürü ile karşılaşmadan büyüyen Kısakürek, gençlik yıllarında başına buyrukluğu ve yaramazlıkları sebebiyle çeşitli sıkıntılı dönemlerden geçecektir. Yazarın istediği bir çok şeyi yapabilmesine el veren zekası ve aileden ayrı olduğu dönemlerdeki çevre etkileri yazarın benliğinde tahribata yol açmıştır. Gençlik ve çocukluk döneminde karşılaştığı etkiler, yazarı sindirmek yerine daha fazla güçlendirmiştir. Sonraki dönemde annesinin kaybını kabul etmek yerine annesini gururlandırmak için dileğini yerine getirmeyi kendisine görev edinmiş ve yazınsal türde çok başarılı eserler vermiştir. Zekasını daha etkili kullanabildiği bu alanda kısa zamanda kitleleri arkasına almayı başaran Kısakürek, siyasette de oldukça etkili olmuştur. Kalemini her geçen gün biraz daha güçlendiren ve sözleri bir silah misali kullanan yazar, bazen birbirine zıt sayılabilecek konularda dahi desteklediği tarafın yücelticisi, eleştirdiği tarafın ise korkulu rüyası haline gelmiştir. Yazar, hayatının bir dönemini özellikle Yahudi ve Mason tehlikesini anlamaya, anlatmaya ve çözüm bulmaya adamıştır. Hayatı boyunca bir çok başarılı esere ve işe imzasını atan N.F.K özellikle son dönemlerinde günümüz siyasetini dahi etkileyebilecek yazılar yayınlamış seminerler vermiştir. Sonuç olarak dehasını her alanda konuşturan yazar, basın yayının ve etkili bir zekanın hangi tarafta olursa olsun çok etkili olabildiğini kanıtlamıştır.
Eserine geçmeden önce belirtmekte fayda var "Yahudilik Masonluk Dönmelik" kitabı Necip Fazıl Kısakürek tarafından Büyük Doğu dergilerinde yayınlanmış konuya dair yazılarından derlenmiştir. Bu nedenle kitapta anlam bütünlüğü bulamamayı hoş görmenizi tavsiye ediyorum.
Eserin henüz başında yazar, Yahudilerin nihai amaçlarının yazılı olduğu kitapların ortaya çıkması ile bilinen bir gerçeğin kesinleştiğini kitaptaki notlar ile gözler önüne sererek adeta bu amaçları, gözünü kapamakta direten ve tehlikeyi görmezden gelen kişilerin gözüne sokmuştur. Yahudilerin, bilinenlerin aksine iktidara gelecek siyasi rejimi kontrolü altına almasının yanı sıra amaçlarını garantileyebilmek ve bu amaçlara daha hızlı erişebilmek için muhalif rejimleri de kontrolü altına alması dikkat çekmektedir. Dikkat çeken bir diğer unsur da basın yayının etkilerinin farkında olan Yahudilerin basın yayının büyük bir bölümünü kontrol altında tutarak halkı dilediğince yönetmesidir. "Hiç değilse bir gazetemiz bizim fikirlerimize taban tabana zıt olacaktır" bu sayede kendimizi kendimiz eleştirerek siyasetin kontrollü şekillenmesi daha rahat sağlanacaktır. Sanatı ve sporu halkı uyutmak amacıyla kullanmaktadırlar. Dünyadaki altın rezervlerinin kontrolünü elinde tutan ve bu rezervlerle ekonomisini ele geçirdiği ulusların kanını emen Yahudiler ekonomiyi basını ve siyasi rejimi kontrolü altında tutarak büyümelerini hızlandırarak devam ettirmektedirler. Kısakürek, yazılarının devamında herkes tarafından bilinen ünlü Yahudilere ve yaptıklarını ışık tutup yaptıklarının ne denli büyük tahribatlara sebep olduğundan bahsetmiştir. Yazar, konuyu arkadaşları ile tartışarak açıklığa kavuşturmaya çalıştıkları söyleşide konunun ciddiyetinin altını çizmiş ve tüm dünyaya salgın gibi yayıldıklarından bahsetmiştir.Kitabın devamında Yahudilerin ülkelerdeki etkilerinden ve faaliyetlerinden bahseden yazar Yahudilerin Türk tarihindeki etkilerinden bahsetmeyi de ihmal etmemiştir. Burada dikkatimi çeken kısım İstanbul Üniversitesi'nin eski ve meşhur Yahudi Profesörlerinden Avram Galanti'nin sözleri ile Abdulhamid'in neden Yahudi intikamına uğradığını açıklamaya çalışmasıdır. (Yahudi Abdulhamid ilişkileri kitabın devamında daha detaylı ele alınmıştır)
Kitabın ikinci bölümünde Masonların kuruluşu, amaçları ve yaptıklarını açıklayan yazar Türkiye'deki mason teşkilatını açıklayarak ne denli içimize girmişler dercesine okuyucusuna ders vermektedir. "Dünyayı idare edenler, zahirde iktidar mevkilerinde hükümran olanlar değil, kulislerin arkasında bulunanlardır!" Benyamin İsrael'in söylediği bu söz henüz o yıllarda iplerin Yahudilerin elinde olduğunu gözler önüne sererek artık yapacak hiçbir şeyiniz yok mesajı verilmiştir. 2. bölümün sonlarına doğru Türkiye'deki masonların isimlerinin açıklandığı görülmektedir.
Kitabın üçüncü ve son bölümünde kısaca "Dönmelik" konusunu işlemiş ve sıkça Sabatay Sevi üzerinde durmuştur. Dönmelerin Türkler arasında kolayca görünmez olabilmesi ve bu sayede daha etkili ve kolay hareket etmesi yazar tarafından asıl tehlike olarak kabul edilmiş ticari, sanayi ve siyasi hayata hakim olmaları dolayısıyla Türk'ü çürütme gayelerini hiç bir zaman ihmal etmediklerini açıklamıştır.
Eserin, dergide yayınlanan yazıların kitap haline getirilmiş olması açıklamayı oldukça zorlaştırmıştır. Elimden geldiğince olayları neden sonuç ilişkisi çerçevesinde yazarın asıl niyetini göz önünde bulundurarak açıklamaya çalıştım. Hata ettiysem şimdiden affola, saygılar sevgiler.